okumanın büyülü anlarından, tarihin ve kitapların oyunlarından biri daha. cemil meriç'ten, jurnal'den...
tam elli dört yıl sonra...
*
"tatsız bir sonbahar akşamı. bugün sesini duyamayacağım. bugün, yarın, öbürgün ve bir hayvan gibi yaşayacağım, hasta bir hayvan gibi. kuşlar cıvıldayacak pencerenin önünde, ben küfredeceğim. kuşlara, güneşe, bahara. karanlıklardayım, hayat kör bir kuyuya benziyor, sonu olmayan kör bir kuyuya. yuvarlanıyorum. sen, tutunduğum dal. sen, dinlendiğim vaha. sen, kaybettiğim ışık. ve bu akşam sesini duymayacağım, bu akşam yine bitip tükenmeyen karanlıklardayım. zift gibi, beddua gibi, ümitsizlik gibi. o kadar ıstırap çektim ki! coğrafî kader, siyasî kader, biyolojik kader. karanlıklarıma alışmıştım. neden karşıma çıktınız? dünyayı tekrar sevmek, dünyaya tekrar bağlanmak..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder