6 Ocak 2018 Cumartesi

ilk izlenim için tek bir şansın vardır: on yedi

anlatının olanaklarından faydalanma konusundaki mahareti tartışılamaz saramago, lizbon kuşatmasının tarihi'nde* "roman içinde roman tekniği"ni kullanıyormuş gibi yapar. "roman" ile "roman" arasındaki sınırları ortadan kaldırır, içteki romanı ayrı bir metin olarak sunmak yerine çoğu zaman yeni yayın koordinatörü maria sara'nın motivasyonuyla tarihi 'yeniden' yazmaya koyulan düzeltmen raimundo silva'nın omuzları üzerinden okumamızı sağlar.

"roman içinde" olsa da olmasa da her romana bir aşk gerekir. yeniden yazılan tarihe yeni kahramanlar gerekir. elbette tanışmaları da.

*

"... derken mogueime, belki de söze nasıl başlayacağını bilemediğinden, kadına soruyor, adın ne, dünyanın başlangıcından beri kim bilir kaç kez sormuşuzdur bunu birbirimize, adın ne, bazen hemen ardından kendi ismimizi ekleyerek, benim adım mogueime, laf lafı açsın diye, almadan önce vermek için, sonra da beklemeye koyuluruz, ta ki cevabını duyana dek, tabii cevap gelirse, karşılık susarak verilmezse, ama bu kez öyle olmadı, adım ouroana, dedi kadın, adam bunu zaten biliyordu, ama bu ağızdan çıkışını ilk duyuyordu."


*: kırmızı kedi yayınevi, s:322

Hiç yorum yok: