22 Ağustos 2017 Salı

pusula

bir sevgilim vardı: ze.. ötesini hatırlamıyorum.

kuzey denizi kenarındaki bir kumsalın bitiminde boy vermiş, rüzgarda çırpınan otları hatırlatan kirpikleri vardı.

ne zaman heyecanlansa, -mesela, "geometri öğretmeni olsaydım ilk derse, bugün edebiyat ile matematik arasındaki en büyük farktan bahsedeceğiz, diyerek başlardım," diye anlatmaya başladığımda... "nokta edebiyatta her şeyin sonu iken, geometride her şeyi başlatandır." ya da hidrojen ve oksijenden ve onların muhteşem birleşiminden bahsetsem- kirpikleri bir pusulanın kuzeyi arayan iğnesi gibi titreşirdi.

bugün, anlatması uzun sürecek bir hikâyenin ortasında -aslında hikâye tam bana göre ama anlatmaya gücüm yok- onu andım.

çünkü gerçeğe dönüştüremediğim bir hayalde, bir pusula satın alıyor ve "kuzey"i işaret eden "N" harfini söktükten sonra sağa devirerek yapıştırıyordum. sonra da, "bu benim pusulam ama sende kalsın," diyerek ona veriyordum.

şu an düşündüm de, belki bir gün "gerçeğe dönüştüremediğim hayaller üçlemesi" yaparım. ve böylece başkalarını da anarım.

Hiç yorum yok: