şiirle başlayalım güne, aya.
ağustosun ilk günü. ve sıradan.
ağustos, unutuşun ayı. ve vazgeçmenin. beyaz incirlerin, yarım adayı yıkayan rüzgarların. yaşlanmanın ayı. yokluğu görmenin ve böylece ispatlanması varlığının: olmayan nasıl yok olsun ki?
bir de koşu yolunda vaktinden önce sararıp düşmüş yapraklar. hâlâ...
*: edip cansever, yerçekimli karanfil (toplu şiirler I)
ağustosun ilk günü. ve sıradan.
ağustos, unutuşun ayı. ve vazgeçmenin. beyaz incirlerin, yarım adayı yıkayan rüzgarların. yaşlanmanın ayı. yokluğu görmenin ve böylece ispatlanması varlığının: olmayan nasıl yok olsun ki?
bir de koşu yolunda vaktinden önce sararıp düşmüş yapraklar. hâlâ...
"o da var olanın ağır ağır yokluğu
şurda bir gündüz kımıldamakta
dağılmanın beyaz organı: tuz birikintileri
gibi bir gündüz
kalın kabuklarını kaldırır doğa.
düşer bir balıkçının tersi olan şey
kirli ağustos! beni ordan oraya götüren eşya
aklımda üç beş otel ya kalır
ya kalmaz üç beş otel aklımda
o da değil bir otelin kendisi
yalnızlığın kahverengi organı: düş birikintisi
bir de kahverengi alevlerden yapılma.
başka değil, yokluğu görmek için
kirli ağustos! gözkapaklarımı da yaktım sonunda"
*: edip cansever, yerçekimli karanfil (toplu şiirler I)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder