bir kadının bir erkeğe "seni tanıyorum" demesi, o erkeğe verilebilecek en büyük armağan, müthiş bir iltifat olduğu halde aynı şeyi bir erkeğin bir kadına söylemesi hataların en büyüğüdür.
"genelleme"lerin yanlışlığı konusunda sizinle aynı fikirdeyim. her insanın özellikle de kadınların "biricik" ve "özel" olduğundan ise hiç şüphe duymadım. o halde neden bu cümle(ler)? "kategorize" etmek için değil "karikatür"ize etmek için.
Dün gece yüksek dozda ruhi mücerret aldım.. kediyi görünce peynirini bırakıp kaçmak zorunda olan fare ne hissederse, bu kitap bitmeden günlerin kovalamacasında aynı hissiyatta olacağım kesin.. işin kötüsü yine bir uçurum açıldı beynimin orta yerinden, oraya düşmek de sarhoş edici geldi. ne olacak bakalım..:))
bir başkası olsa, bu durumda, "korkma, düş içindeki boşluğa," derdi.
bense, "dublörün dilemması'nı okudunuz mu," diye soruyorum. ve ekliyorum: ben olsam murat menteş'in her kitabını birer defa okuyacağıma dublörün dilemması'nı üç defa okurdum. üçer defa okumak yerine dokuz defa dublörün dilemması okurdum.
4 yorum:
niye? fazla "kategorize" edilmiş bir yaklaşım değil mi bu? :)
"genelleme"lerin yanlışlığı konusunda sizinle aynı fikirdeyim. her insanın özellikle de kadınların "biricik" ve "özel" olduğundan ise hiç şüphe duymadım. o halde neden bu cümle(ler)? "kategorize" etmek için değil "karikatür"ize etmek için.
"niye"ye gelirsek. çünkü, "tanınmak" kadın algısında sıradanlaşmaya tekabül ederken, erkeğe "ben özelim" duygusu veriyor.
Dün gece yüksek dozda ruhi mücerret aldım..
kediyi görünce peynirini bırakıp kaçmak zorunda olan fare ne hissederse, bu kitap bitmeden günlerin kovalamacasında aynı hissiyatta olacağım kesin..
işin kötüsü yine bir uçurum açıldı beynimin orta yerinden, oraya düşmek de sarhoş edici geldi.
ne olacak bakalım..:))
bir başkası olsa, bu durumda, "korkma, düş içindeki boşluğa," derdi.
bense, "dublörün dilemması'nı okudunuz mu," diye soruyorum. ve ekliyorum: ben olsam murat menteş'in her kitabını birer defa okuyacağıma dublörün dilemması'nı üç defa okurdum. üçer defa okumak yerine dokuz defa dublörün dilemması okurdum.
Yorum Gönder