1 Mart 2023 Çarşamba

çocukluk

şule gürbüz, coşkuyla ölmek'te edip cansever'e nazire yaptığını saklama ihtiyacı duymadan, "hiçbir yere gitmiyor denilen çocukluk bile insanın uzanıp değiştiremeyeceği yerlere gidiyor," der ya hani.

bir röportajında* bununla yetinmiyor ve meseleyi köpürttükçe köpürtüyor:

"edip cansever'in bir şiirinde "gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk, hiçbir yere gitmiyor" diye bir dize vardı. bu gitmeyiş ve çocukluğun insanın başının üstünde hep gezmesi asıl olandır bana göre de. ama şimdi gezip duranın ne olduğu ve insanın başının üstünde bir geçmiş dolanmazkenki hali de bana çok sırlı geliyor. o zaman tüm bu şimdiki vaktin heyulası inşa ediliyordu, çocukluk geleceği ve başının üstünde gezecek ve eksilmeyecek bir rüyayı kuruyor, bir yandan da yaşamaya, bunlara hiç değmeden yaşayabilmeye muvaffak oluyordu. kırgınlıkların ve korkuların, tatların ve göz önünden akan o ilk dünyanın her türlü ışığı ve hayretleri, tüm bu anlaşılmaz en yeniler, en eskiyi o vakitten olduruyordu. bunlar olurken ve bu kısacık, aslında insan hayatının sekiz - on yıllık bir dönemini kapsayan dönem biterken elinizde size ömür boyu yetecek bir dert, bir hülya, bir oldu mu olmadı mı belirsiz rüya bırakıp hayattan, başın üstünde dönen ve erişilemeyen bir haleye yükseliyor. çocukluk olanı doğru anlamak, doğru algılamak, kendini şöyle bir doğrultmak ve bakmak adına bu kadar sakat, çaresiz ve marazi iken o halinden bir ömrü inşa edecek duygulanım, alınganlık, kırıklık, yarımlık biriktirmesi ile zaten hayatın nasıl geçeceğinin ipucunu veriyor; çocuklukta başlayan yanlış anlamaların ömür boyu devamı. buna sebep çocukluk her seferinde farklı anlatılabilen, farklı yorumlanabilen, ilaveleri ve ziyadeleştirilmeleri ile şimdiki ben'e yaklaştırılmaya çalışılan bir hikâye edilendir. beceriye göre."


*merkez üs: http://www.sabitfikir.com/soylesi/edebiyatdisi-olume-hayranlik-duyuyorum

3 yorum:

pelinpembesi dedi ki...

Ben Bernhard'ın sözlerini severim bu konuda ;

''Çocukluk hala, küçük bir köpek gibi eşlik ediyor bana, hani bir zamanlar neşeli bir yol arkadaşıdır da, şimdi bakmak ve kırıklarını sarmak, binlerce ilaç vermek zorundasınızdır ona, ellerinizde ölmesin diye.''

verbumnonfacta dedi ki...

ah! çok güzelmiş bu. ve çok gerçek...

Geçmiş Bahar Mimozası dedi ki...

Ben de çok beğendim Bernhard'ın sözlerini..