27 Mayıs 2020 Çarşamba

dört artı bir

bir..

meğer feridun düzağaç'ı çok seviyormuş. gerçi çoğu insan gibi orjinal- alt yazılı albümüyle tanımış ama olsun. bunca zaman sonra feridun düzağaç üzerine "uzun uzun" konuşmak iyi geldi.

üstelik kızlık soyadı da tıpkı adı gibi 's' harfiyle başlarmış. şarkının orasını, "ben kısaca s.s./ ama sen bana uzun uzun 'seni seviyorum' de" diye söylermiş.

iki..

bir kızı var. adı le. le. yedi yaşında ve babasına çok benziyor. bana kalırsa sonuç hiç de fena sayılmaz.

le. geçen gün çok üzgündü. ağladı ağlayacak. olmayı istediği yerde olması için ebeveynlerinden gerekli izni alamamış. bir köşede öylece duruyordu.

yanına gittim. bir süre sustuktan sonra, "her zaman değilse de bazan büyüklerin kararlarına saygı göstermek gerek," dedim. bana bir sarıldı; dünya böyle bir sarılmak görmemiştir.

saraçoğlu mahallesi sarılması hariç.

üç...

le. bana öyle sarılınca ve.'yi hatırladım. hani şu "nisan sonu çocukları'ndan, beni sevdiğini başkaları bilse de henüz kendisi bilmeyen küçük kız. peşi sıra en sevdiğim salinger öyküsü olan muz balığı için mükemmel bir gün hücum etti zihnime.

öykünün bu versiyonunda ve., "le. sana sarılınca ne düşündün?" diye sordu. bir an bile tereddüt etmeden cevap verdim: "sarılan senmişsin gibi düşündüm."

dört.

"allah allah!" diyor. "bizim kız biraz yabanidir. benden ve babasından başkasına yaklaşmaz."

"kırık kalpleri yapıştırmakta üzerime yoktur," diyorum. "üstelik, beni reddedecek kız daha anasının karnından doğmadı."

artı bir ya da alıntı:

"sharon lipschutz dedi ki, piyano çalarken yanına oturtmuşsun onu."

"sharon lipschutz öyle mi dedi?"

sybil başıyla onayladı.

kızın ayak bileklerini bıraktı, ellerini geri çekti. yanağını sağ koluna dayadı. "valla," dedi, "böyle şeyler nasıl olur bilirsin, sybil. orada oturmuş çalıyordum. eh, sen de yoktun ortalıkta. sharon lipschutz geldi, oturuverdi yanıma. onu itelese miydim yani?"

"evet!"

"aa? olur mu? olmaz öyle şey. yapamam." dedi genç adam. "ama n'aptığımı söyleyebilirim."

"n'aptın?"

"yanımda sen varmışsın gibi yaptım."

4 yorum:

fatoş dedi ki...

sanırım beni en çok etkileyen şarkı sözüdür ‘ben kısaca f.d’

verbumnonfacta dedi ki...

neredeyse bütün şarkılarının sözleri güzeldir feridun düzağaç'ın. o halde neden "f.d."?

yoksa soyadınız de. ile mi başlıyor?

fatoş dedi ki...

soyadım d ile başlamıyor, başlamış bile olsaydı etkileyen sebep ‘f ya da d’ hatta ‘ç’ değil. :)
sanırım her ‘şey’in bir ‘yüz’ü var mıydı neydi, sanırım -baş-langıca yapılan ‘isim’ atıfına da tav oldum;
bilmem anlatabildim mi..

verbumnonfacta dedi ki...

henüz değil :)