5 Kasım 2018 Pazartesi

tehlikeli şiirler - otuz yedi

bugün tehlikeli şiirler okuyalım leyla
aslı serin'den hayat işte* mesela
"mevsim gereği yağan yağmurdan etkilenme.
aya uzun bakınca gördüğün renkler, aslında yok.
Azmak'taki balıklar vücuduna ilk temas ettiğinde
ölmemişiz ya dediğin o ânı, çocukluk işte diye anlatma.
bütün kışlar ellerini ısıtabileceğini söyleyenler; gitti; kızma.
bunu elllerine bakıp söyle... Ellerine bunu söyle.

her şeyi değiştirebileceğine karar verdiğim bir ân
evet demek için bindiğin arabadan- çalan müzik yüzünden
hayır diyerek çıkma, kaldığında sokak ortasında
kahkahalar patlatma. Kararlar verme, bunu:
bir daha dinlemem dediğin o müziğe
yazdığın son şiirden sonra yazmam daha demene ve
bir türlü uzatamadığın saçlarına bakarak söyle
sen, söyleyebilen bir şey olarak çok güzelsin.

en büyük tesellin ve tesellicin sensin artık
diyelim herkes beceriyor kendi sonsuz düzenini, becersinler
kimileri de becermekle görevlidir bu hayatta
yeni odalarda ve arttıkça kalabalık ve arttıkça sesler
insan da neticede insandır aslında, abartma
olduğun ve olmadığın yerler biraz da bu yüzden yalnız.

bu yüzden varsa masada bir bıçak, bir matkap sana
ister tozunu al masanın, istersen attır
ödenecek o son hesaba hiç karışma ama
çünkü her hikâyeye bir mutlu gerekir "Mutlu ol yeter" sadece bir burjuva geleneğidir
dişlerin görülmediği bir tebessümle söylenir.

kötülük karşına farklı kılık ve kiyafetlerde çıkabilir
yanında durabilir, senle takılabilir
sağ gösterip hep sağ vurabilir, o kadar da kötüdür yani
oran mı acıyor oraya
muhteşem görev duygusuyla, oraya
sanki ömrünce bu âna çalışmış, hah tam oraya...

bak bunları bir daha hiç tekrarlamam:
bir olayı madde madde anlatanlardan ve
hayatını tik atarak geçirmişlerden uzak dur
çünkü sen markete alışveriş listesiyle hiç gitmedin.
gördün, biber bile çiçekleniyor önce
hava birden değişiyor ve yağmur yağıyor
hava birden değişiyor ve güneş açıyor.

merhaba, günaydın, ben Aslı, yapmamam gerekenleri
yaptıklarımdan öğrendim."

*:değil- sayfa:30-31, 160.Kilometre

Hiç yorum yok: