4 Temmuz 2012 Çarşamba

münazara

john cassavetes'in sinemaya veda filmi kabul edilen love streams, biri erkek biri kadın orta yaşlı iki kardeşin hayatından birkaç günü anlatır. eşinden yeni ayrılan kız kardeş sarah, hollywood sırtlarındaki villasında yalnız başına yaşayan, kokuşmuş bir dünyanın yalnız kadınları hakkında ucuz romanlar yazarak hayatını kazanan kardeşi robert'ın yanına taşınır vesaire...

sarah bir gece sarhoş vaziyette, geride bıraktığı kızı ve eşini arar. ve telefon konuşmasının bir yerinde eski kocasına sorar: aşkın kesintisiz akan bir ırmak olduğuna inanıyor musun?

cassavetes bu filmi bu soru için yapmış, diye düşünürsünüz.

*

lise yıllarından sonra nefret ettiğim psikoloji ilmine bir şans daha vermemi sağlayan darian leader, kadınlar neden yazdıkları her mektubu göndermez adlı tadından yenmez kitabında, aynı konuya el atar: "gerçek insanlar kesintisiz sevmez: duyguları; aşk, nefret ve kayıtsızlık arasında gidip gelir. (...) kesintisiz bir aşk, sizi yarı yolda bırakmayan bir aşk bulmak için insan olmanın ötesine, belki de aslında ölü erkeğin dünyasına geçmek gerekir. zaten yaşayan, gerçek insanın aşkında olabilecek tek mantıklı şey o aşkın bitmesidir."

*

ezginin günlüğü'nün herkesçe bilinen oyunbaz şarkısı aşk bitti, bu iki kelimeyle başlayıp hemen ardından adeta nanik yaparcasına, "aşk hiç biter mi," sorusuyla rotasını bambaşka denizlere çevirir ve aşkın neden bitmediğine bizi ikna eder.

anlarız ki, bitmez...

*

hem öfkenin hem de hüznün aynı güzellikte yakıştığı, yenilgiler tarihi cilt.I'i yazarak ikinci ve üçüncü ciltler için bizlere cesaret veren orhan alkaya, "biten nedir" sorusunu başlık seçtiği şiiri kendi cevabını vererek bitirir:

"bir büyük karara daşlıyorum sırtımı bilinsin
sinirli ve saygısız görünmeyi sürdüreceğim
incitici ve kıvırcık sakallı
çünkü ancak böyle kurtulabilirim
üstelenmiş sevgilerin laneti ve saydam yalandan
üşüyen yanlarımdan sızan o eskil duyguyu da tutuklarım
sümme haşa el fatiha

aşk da bitti"

2 yorum:

N.Narda dedi ki...

aşk el ele tutuştuğunuz anda biter, bana göre,ama D.Leader'in o kitabını merak etmedim değil, en son yılbaşında bir mektubu yazıp da göndermedim. Belki sebebini o kitapta bulurum :)

verbumnonfacta dedi ki...

çünkü, kadın kendi gider.