bazan mideniz sızlıyor, bazan kalbiniz...
ikisi arasında bu kadar az mesafe varken hangisinin sızladığını nasıl anlıyorsunuz?
notgibi: 'mideye yumruk yemiş gibi olmak' bu bahse dahil değildir.
ikisi arasında bu kadar az mesafe varken hangisinin sızladığını nasıl anlıyorsunuz?
notgibi: 'mideye yumruk yemiş gibi olmak' bu bahse dahil değildir.
15 yorum:
karın boşluğumdaki sızı. illâ ki o. kalpteki sızının da öncüsü, artçısı, neredeyse hepsi...
en son ne zaman?
geçen nisan'ı haturlıyorum böyle. e nisan yine kapıda. epey uzun bir sızı.
t.s elliot'ın çorak ülke'de "nisan en zalimidir ayların, leylakları doğurtur ölü topraktan" derken bir bildiği var belki de.
midem; kararsız kaldığım, çaresiz hissettiğim ya da değer verdiklerimce yanlış anlaşıldığımı düşündüğüm zamanlarda sızlar.
kalbimse midemden ziyade burnumun direğine yakın olması nedeniyle ;
kalabalıkta, kimsenin fark etmediği bir şeyin çağrıştırvermesiyle özlediğim biri aklıma geldiğinde, içine çekilerek okuduğum bir kitabın yazarının neşesini ve kederini derinden hissettiğimi düşündüğümde,
yalnızlığı tercih etmediğim anlarda arayacak kimse bulamadığımda ,
çocuğumun gözünde “sana bir şey olursa ne yaparım” endişesini okuduğumda,
lisede kendi kendime oynadığım “insanlardan nefret etmemek için iyi özelliklerini arayıp bulma” oyununu eşimin de oynamış olduğunu öğrendiğimde,
sıcacık evde otururken bir yerlerde birilerinin üşüdüğünü bilip halime şükretmeye utandığımda,
canımın çektiğini yerken dünyada bu kadar açın olmaması gerektiğini düşündüğümde….ve daha bir çok şeyde (yaşlanıyor muyum?) kalbim gözlerimle birlikte sızlar.
en son ne zaman?
kalbim en son;
yasmin levy’ile tanışmamı sağlayan, bir ay kadar önce ölen, küçük kardeşimin en yakın arkadaşının (önceki gün geçmiş olsuna gelen arkadaşlarımın hediye ettiği CD’de “adio kerida” yı dinlerken) yanıma gelip oturduğunu hissettiğimde,
geçen hafta markus zusak’ın “kitap hırsız” ını okuduğumda,
(bu fazlasıyla özel),
oğlumun endişesini ameliyata girmeden hemen önce gözlerinden okuduğumda,
on dokuz yıl önce eşimle yeni tanıştığımda,
erciş depremi sonrasında,
sızladı.
mideme gelince; bu bahsi geçelim.
kalbiniz için inandığınız tanrıdan ılıklık diliyorum.
kalp ve mide sızısına alıştım sanırım..Benim artık beynim sızlıyor.
bu, bir sonraki aşama mı oluyor? ve ne zaman?
Dünya gündemini es geçerek söylüyorum.Kalp sızılarını yani...
En son beynimin sızlaması..
Demiryolu hikayecilerini okurken.Hissettiklerimi anlatamam...
oğuzum atay.
canım demiryolu hikayecileri.
boşuna değilmiş bu üşüme.
pardon sızı.
notgibi: kaldırımın birinde 'aldım verdim ben seni yendim' oynuyordum ve haliyle ayaklarıma bakıyordum. başımı kaldırdığımda onu gördüm.
cevabı basit.
mide sızlamaz. homurdar.
karın ya da midenin nefsin merkezi bilinmesinden olsa gerek.
o halde geleneği devam ettirip size de soralım.
midesinin açlığını ruhunun açlığından önce tutmayanlardan değilsiniz, amenna.
inandım.
kalbiniz, diyorum. kalbiniz en son ne zaman sızladı.
hatırlamıyorum.
sızıdan ziyade gözyaşı ilgimi çekiyor.
Yorum Gönder