8 Ocak 2022 Cumartesi

bir masada iki kişi: onay

çayından son bir yudum aldı, masaya bıraktığı fincanı parmak uçlarıyla ortaya doğru itti. bir süre camdan dışarı, belki de apansız bastıran yağmurda ıslanmamak için koşuşan insanlara baktı. bakışlarını oradan alıp az önce masanın ortasına doğru ittiği fincana verirken konuşmaya başladı:

- buradayım, çünkü,  bana söylemek istediğiniz şeyler olduğunu hissettim.

- hayır. defalarca hayır. bunu kabul etmiyorum.

- neye hayır? neyi kabul etmiyorsunuz?

- buradasınız, çünkü, beni görmek istediniz. çünkü beni özlediniz.

- kelimelere muhtaç olanlardansınız demek?

- benim kelimelerimle karşılık vermeniz gurur verici ama istediğim bambaşka bir şey. siz de duyun istiyorum.

- duyunca ne olacak?

- gerçeklik kazanacak. asla kaybolmayacak bir onay kayıtlara geçecek. ve isteseniz de inkar edemeyeceksiniz bundan böyle. tıpkı gözlerimizle gördüğümüz ve beğendiğimiz hâlde bir ayakkabıyı elimize alıp  bir defa da dokunarak varlığına onay vermek gibi olacak.

*

ve bu, benden çok size iyi gelecek...

Hiç yorum yok: