13 Haziran 2021 Pazar

bir masada iki kişi: hiç ihtimal

çayından son bir yudum aldı, masaya bıraktığı fincanı parmak uçlarıyla ortaya doğru itti. bir süre camdan dışarı, belki de apansız bastıran yağmurda ıslanmamak için koşuşan insanlara baktı. bakışlarını oradan alıp az önce masanın ortasına doğru ittiği fincana verirken konuşmaya başladı:

- dönme ihtimali var mı?

- sadece ihtimal olarak var. o da kibirden uzak durmak, büyük konuşmamak için.

- bekleyişler, okunan kitaplar, seyredilen filmler, zaman geçsin diye oyalanmalar bu yüzden demek?

- asla. geçmişin tecrübesi hâlâ benimle çünkü. konuştuklarımız, yazdıklarımız, yaptıklarımız... ben, beni o şekilde sevmesine talibim. daha azına değil.

*

söylemeye gerek yoktu. söylemedim de zaten. köprünün altından bu kadar su akmışken onun beni öyle sevmesi imkansız derecede mümkündü ancak.

Hiç yorum yok: