11 Ekim 2025 Cumartesi

sümük

daldan dala atlayan sohbet yolumu eski bir hikâyeye çıkarttı.

o hikâyede, sabah nezlesinin sebep olduklarını fark eden bir kadın kağıt mendil teklif etmişti. "teşekkür ederim," dedim. "gerek yok."

"gerekirse tişörtümün eteğini kullanıyorum ben. elbette tersini. ya da kolumu. üstelik, sümüğümün kolumda bıraktığı izi, kuruduktan sonra o izin kolumda parıldamasını çok seviyorum."

hikâyenin peşi sıra gelen günler yalan değilse, o kadının benden etkilendiğini, beni sevdiğini, görmeye muktedir gözlerinin beni gördüğünü biliyorum.

tıpkı, onu etkileyen şeylerden birinin bu hikâye olduğunu bildiğim gibi.

*

bir de, "kadın seviyorum ben. hem de çok seviyorum," dediğim bir hikâye var.

ama konumuz bu değil.

Hiç yorum yok: