"hani," dedi, adam. deprem olup bittikten sonra kandilli rasathanesi verilerine göre depremin şiddetini söyler ya bültenler; her defasında aynı soru dökülür dudaklarımdan: ben öldükten sonra kaç şiddetinde öldüğümün ne önemi var?
aynı sebepten ayrılık sebebini de merak etmem mesela. ben öldükten sonra kaç şiddetinde öldüğümün ne önemi var?
elbette, "nerede hata yaptığını öğrenmek istemez misin?" diye soracak akıllı insanlar vardır. hayır, istemem bunu.
çünkü, ilişkileri antreman, deneme tahtası ya da derslik olarak görenlerden değilim. geçmiş tecrübelerinin tekrarını arayanlardan hiç değilim. ya unutmuş ya takılıp kalmışımdır.
her ilişkiyi biricik gören bir yanım var üstelik. birinde hata olan diğerinde olmayabilir ve muhtemelen birinde işe yarayanlar diğerinde mükemmel bir çuvallama sebebi olabilir.
kalbimden geçtiği, içimden geldiği gibi yaşarım ne yaşanacaksa.
sonra da, olsun ne olacaksa.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder