6 Temmuz 2021 Salı

eski şarkılar

önce bir konuda anlaşalım: "eski şarkı" geçmişte yapılmış her şarkı değil, geçmişte yapıldığı hâlde bugün de dinlenen şarkı demektir.

buradan cevabını sevdiğim bir soruya geçebiliriz: neden bütün eski şarkılar güzeldir? çünkü, güzel olmasa unutulur giderdi.

bu cevabı biraz köpürtelim: bir başka deyişle doğal seçilim. yani, darwin günümüzde yaşasa beagle yollarına düşmeden, yalnızca müzik tarihine bakarak evrim fikrini geliştirebilirdi: kötü şarkılar yok olur gider, iyi şarkılar ise yıllar geçse bile gök kubbede yankılanır durur.

şimdi ise kendimiz bir soru sorup cevaplayalım: otuz, hatta yirmi yıl öncesiyle karşılaştırıldığında son bir kaç yıldır neden eski şarkıları daha çok anar ve dinler olduk?

ahir zamana kaldığımız ve berbat bir çağda yaşadığımız için geçmişe kaçmak arzusu, her dem moda olan nostaljinin bizi eski güzel günlere çağırıp durması, internet çağında eski şarkılara ulaşmanın kolaylığı... 

olası cevaplardan bir kaçı bunlar. ama doğrusu değil bence.

eskiden, ne tür müzik severse sevsin herkesi bir biçimde yakalayacak ve oyalayacak yeni bir şarkı muhakkak olurdu. tek şarkıdan başka bir şeyi olmayan da her şarkısı 'bir olay' sanatçılar da vardı. biri tükenmeden diğeri başlardı.

ama şimdi öyle mi? türkçe müziğin göğünde bir kuyruklu yıldız gibi görünüp kaybolan manuş baba'yı saymazsak mabel matiz'den başkası aklıma gelmiyor. diğer dillerde ise, denk gelip de beğendiğim bazı şarkıları saymazsak en son beirut'u keşfetmiştim.

işin tuhaf yanı da sevdiğimiz grup ya da kişiler ne zaman yeni bir şeyler yapsa bir kaç dinlemenin ardından aynı grubun ya da kişilerin eski şarkılarına dönmek. 

anlayacağınız, müzik iklimi bu denli bir kuraklık olmamıştı hiç. zaten, ne varsa eskilerde var dememiz hep bu kuraklıktan değil mi?

9 yorum:

fatoş dedi ki...

Evet ben de son zamanlarda mabelin eski nadide şarkılarında vakit geçiriyorum. https://m.youtube.com/watch?v=j5aPiHRJyP4 gibi veyahut da https://m.youtube.com/watch?v=X13SNDrZeXk ya da https://m.youtube.com/watch?v=hyBoQsKTLfs gibi. Şöyle bakınca Ajda(oyalama beni), Sezen(düş bahçeleri) ve Teoman(elveda) vs. vs. -parantezüçleri en çok dinlediklerim- ne varsa eskilerde var...

verbumnonfacta dedi ki...

mabel matiz'in bir şarkısı çok uzun zamandır koşmak listemde. ünlü olmadan da sever sayardım yani. ama onu en çok "aşk yok olmaktır"la severim ben. bir şunu fark ettim: son günlerde hüzünlenmek için onun bildik şarkılarını dinliyorum/seyrediyorum.

fatoş dedi ki...

asla, asla hüzünlenirsem Mabel dinlemem. Neşeli zamanlarımın şarkıları bunlar şayet hüzün kapımı çalarsa yine çok eskilerden bir şarkıyla burada olurum: https://m.youtube.com/watch?v=pCGhcNafBJM

verbumnonfacta dedi ki...

mevzu hüzünse şarkıya gerek yok. bir filmden ya da bir kitaptan küçücük bir sahne yeter bana.

ama bu ara bu iş için "boyalı da saçların" tercih ediyorum.

fatoş dedi ki...

asla, asla deme demişti bana zamanında eski bir büyüğüm... şimdi bakındım da tekrar hak verdim ona; https://m.youtube.com/watch?v=xp813TCmGgs. benim için bu şarkı alternatif türk müziğinin en hüzünlü eseri olabilir...

fatoş dedi ki...

‘eski bir büyüğüm’ garip oldu tabii. neyse siz anlamışsınızdır eskiden sonra ne olduğunu.. yani umarım :-)

verbumnonfacta dedi ki...

hem büyük hem eski... öğretmenine aşık öğrenciden tutun da dayısıyla sohbet etmeyi seven küçük bir kız çocuğuna kadar bir sürü ihtimal cirit atıyor zihnimde... ama ferah olun. kimin umrunda.
ilhan irem- son selam dinlesenize ilk fırsatta.

fatoş dedi ki...

hayır bu konuyu netleştirmem gerek. eski olan şair arkadaşımdı. hem şiir yazardı hem de deli gibi şiir okurdu. asla dememe çok kızardı. bu konuda tartıştığımızı da hatırlıyorum. büyüktü benden bir on yaş kadar hem saygı hem sevgi duyduğum biri ‘idi’...
alemsiniz siz he, ‘öğretmenine aşık öğrenci’ geldi aklınıza demek. :-) dayılarımla sohbeti de sevmez idim hem. ;-)
şarkıyı dinledim ayrıca sizin ilhan irem sevginizi biliyorum. yazmıştınız birkaç kere... ben de önceli severim hem de çok. o zaman sizi şöyle alalım; https://m.youtube.com/watch?v=Bt8Ycw9WZjQ
bu şarkı belki biliyorsunuzdur Orhan Pamuk’un Masumiyet Müzesi üzerine yazılmış bir şarkı...
şu ara içimden tekrar elime almak geçiyor kitabı da... konu konuyu açtı derler ya, hoş kalın efenim...

verbumnonfacta dedi ki...

insana dair hiçbir şey beni şaşırtmaz. o yüzden her şey ihtimal dahilinde.öğretmen de, dayı da, şair de...

ama şu var. şair arkadaşı olmayan bir tek benim galiba. burada bir gülücük.

masumiyet müzesi benim de içimde bir yaradır, kapanmaz. tekrar tekrar dönerim.

konular ise açılır, kapanır, tekrar açılır. trenler gelir geçer. çocuklar büyür. oğullar eve döner.