12 Şubat 2010 Cuma

wicked game

"aziz" tom waits'e bir çeşit kutsiyet izafe ettiğimi daha önce belli ettiğime göre rahatlıkla söyleyebilirim; kendisinden haberdar olduğum bin dokuz yüz doksan mayısından bu yana en çok sevdiğim yabancı şarkıcı tartışmasız bir biçimde chris isaak'tir. wicked game albümünü o zaman aldım ve geri ya da ileri almadan dinlediğim ilk kasetime kavuşmuş oldum.

şarkı, albümün ilk şarkısıdır ve gerçeklerin farkında olmasına rağmen hala umudunu koruyan bir adamın en sonunda hayatla yüzleşmesini anlatır. dünya ateşler içinde beni ancak sen kurtarabilirsin diyen adam, sonunda her şeyi anlamış olarak bitirir şarkısını: "nobody loves no-one"

türkiye'de de yayınlanan best of chris isaak special edition cd+dvd adlı, olabilecek en iyi chris isaak toplamında yer alan kitapçığa göre, chris isaak bu şarkıyı bir gece yarısı nasıl bir bela olduğunu bildiği ve artık beklemeyi bıraktığı birinden gelen telefon sonrasında bir kaç dakikada yazıp bitirmiş.

hatta "david lynch"sever tayfa chris isaak'in wild at heart için mikrofona geçip, bu şarkıyı sailor ve lula için okuduğunu hatırlayacaktır.

Hiç yorum yok: