3 Mayıs 2013 Cuma

nobahari

böylesi bir güzellik ancak başka bir "güzellik"in armağanı olabilirdi.

farsçanın tınısına kendimi emanet edip anlamadığım sözlerin rüzgarına kapılınca tam da "karanfil elden ele" oldu.

mohsen namjoo söylüyor; nobahari...

*

hiç şüphesiz aşağıdaki metin olmazsa bu şarkı eksik kalırdı.

''illa isim konulacaksa, ben masal değil hayat demekten yanayım.
erguvanlar açmaya başladı, mavi mi pembe mi ayırt edemiyorum renkleri, kokuna bir isim bulmaya çalışmaktan da vazgeçtim.
geldiğinde bir masada kahvemizi yudumlayıp, heyecanla dedikodu yapacağız.
sana kaçırmadan anlatmam gereken aylar biriktirdim.
biraz sessizlik olacak.
sen hüzünlü gözlerini uzaklara salacaksın.
cümlelerim topallayacak, ağır, aksak kelimelerle soracağım;
nasılsın?
nasılsın derken bile iyi olmana dualar ediyor olacağım.''*


(burada metnin tamamı var. burada da türkçe sözler...)

1 yorum:

Adsız dedi ki...

''merhem senin elinde, yine de bizi yaralı bırakırsın''


insanı yorumsuz bıraktırıyor.öyle güzel ki.