ya da alt başlık olarak sebeb-i telif...
bu yolun nereye gittiğini bilmiyorum. tıpkı gece karanlığında yol alan bir vasıtanın yolcusu gibi ancak farların aydınlattığı kadarını görebiliyorum. varmak ya da ulaşmanın boşluğu, aslolanın yolculuğun bizzat kendisi olduğu inancıyla tek bildiğim; gideceğim...
verbum non facta latince bildiğim için değil, başkasından ödünç alınma; belki de bu yolculuğa ön hazırlık olsun diye okuduğum g. cabrera infante kitabı şehirler kitabı'ndan. söylenmemiş söz ise 'çevirenin notu'dur.
ardından aklıma düşen tabula rasa imgesi defter değil de bu sayfalara yazılacakları işaret edince, yıllardır belleğimde sakladığım bir yaşar bedri mısrası toprağın altından başını kaldırıverdi: sancılı bir rotanın seyir defteri...
sanırım bu kadar.
bu yolun nereye gittiğini bilmiyorum. tıpkı gece karanlığında yol alan bir vasıtanın yolcusu gibi ancak farların aydınlattığı kadarını görebiliyorum. varmak ya da ulaşmanın boşluğu, aslolanın yolculuğun bizzat kendisi olduğu inancıyla tek bildiğim; gideceğim...
verbum non facta latince bildiğim için değil, başkasından ödünç alınma; belki de bu yolculuğa ön hazırlık olsun diye okuduğum g. cabrera infante kitabı şehirler kitabı'ndan. söylenmemiş söz ise 'çevirenin notu'dur.
ardından aklıma düşen tabula rasa imgesi defter değil de bu sayfalara yazılacakları işaret edince, yıllardır belleğimde sakladığım bir yaşar bedri mısrası toprağın altından başını kaldırıverdi: sancılı bir rotanın seyir defteri...
sanırım bu kadar.
4 yorum:
bir martı olup etrafınızda uçmamın mahzuru yoktur umarım. güvertenizdeki simit kırıntıları çok lezzetli.
kafanıza göre takılın. yeter ki, beni bu işe karıştırmayın.
kaldı ki, başta the fisher king'in lydia'sı olmak üzere, çiçek adlarını şiir yazabilmek için ezberleyen ricardo reis'in lidia'sı ve saramago'nun bir roman kahramanı olarak ricardo reis'in karşısına çıkarttığı lidia'ya kadar bütün lydia'ların başımızın üzerinde yeri var.
müsteardan kazanmak dedikleri bu olsa gerek.
'güverte' demeniz ise, yeniden okurum diye deftere kaydettiğim özdemir asaf şiir'i 'pay'ı hatırlattı bana.
peki, sizi bu işe karıştırmayalım.zip :)
şiirdeki dizede olduğu gibi, kendince “görmüş, geçirmiş, atlatmış” biri olarak; gemiden, kaptandan ve hatta limandan çok (çünkü “son liman kendim”) denizle, yolculukla (saadetlisi, dertlisi; hepsi kabulümdür) ve simitle ilgiliyim…
kaybedecek çok şeyi olmayan birine “kazanmak” tan bahsetmişsiniz. sözlükte* şöyle diyor (içinde kazanmak geçen açıklayıcı örnek cümleleri yazmadan);
1. kazanç sağlamak. 2. olumlu, iyi bir sonuç elde etmek. 3. çıkmak, isabet etmek. 4. edinmek, sahip olmak. 5. uğramak, yakalanmak. 6. kendinden yana çekmek. 7. ele geçirmek, fethetmek. 8. yenmek, galip gelmek.
uyduramadım hiçbirine müsteardan kazanmayı...bu yüzden dediğiniz gibi “kafama göre takılıyorum”
*: türkçe sözlük, tdk, ankara, 1988
o halde, bahtınız açık olsun.
Yorum Gönder