26 Eylül 2009 Cumartesi

altı çizili satırlar: pedro paramo

belki de enrique vila-matas'ın mucize kitabı bartleby ve şürekası olmasaydı, yalnızca iki kitapla (kızgın ova, pedro paramo) neredeyse bütün bir latin edebiyatını derinden etkileyen, neden yazmadığı sorulduğunda, "yazmıyorum, çünkü bana bu öyküleri anlatan celerino amcam öldü," yanıtını veren juan rulfo'yu hiç tanımayacaktım.

zalim bir köy ağasının öyküsü olarak özetlenebilecek pedro paramo ise, düşle gerçek arasında salınıp duran bir romandır.

romana da adını veren zalim köy ağası pedro paramo, işlediği günahların ağırlığını taşıyamaz olunca kiliseye gider ve tanrının günahlarını bağışlaması için rahibe yüklü bir bağışta bulunur.

bu altı çizili satırlar hemen sonrasından:

"rahip renteria birer birer aldı altınları, mihraba yanaştı.

"bunlar senindir," dedi. "o, günahlarını parayla ödeyebilecek güçte; bu altınların yeterli olup olmadığını ancak sen bilirsin. bana gelince tanrım, ben burada ayaklarına kapanıp hak istiyorum senden, ya da haksızlık, çünkü yalnız istemeye gücümüz yetiyor."

"bana sorarsan, cehenneme yolla onu tanrım."

odasına girerek bir köşeye çöktü; utancından, üzüntüsünden gözyaşları tükeninceye kadar ağladı.

"haklısın tanrım...sen kazandın," dedi."
*


*çeviren: tomris uyar (can yayınları, 1983)

Hiç yorum yok: