çocuk da öyle yapıyor zaten. dalgaların içine dalıyor, üstünden atlıyor, önünde küçücük gövdesiyle duvar oluyor falan. denizi çok sevdiği, mutluluğu her hâlinden belli.
bir de adam var bakışlarını çocuktan ayırmayan. su dizlerini aşmış, biraz uzakta ama her ihtimale karşı, aradaki mesafe artmasın diye dikkatli. yüzünde mutlu bir tebessüm var, üzerinde hüzün bulaşığı.
"allahım," diyor içinden. "bu anı benden alma. sonsuza kadar hatırlamamı sağla."
evde, vakit geceyi bulup da evdekiler uykuya varınca günlük olmayan ama bazan günlük gibi davrandığı defterini önüne çekecek ve oraya günün tarihine eşlik eden iki cümle yazacak.
"o an dünyada sadece ikimiz kalmış gibi hissettim. başka ne varsa yok olmuş, belki de hiç yokmuş."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder