sahne yavaş yavaş aydınlanır.
modern zaman eşyaları ile dolu bir odada kadın ve erkek suskunluğun kollarında karşılıklı olarak oturmaktadır. hava ağır ve tahammülü zor.
yine de karşılıklı yudumlanacak hoş kokulu bir çayın -papatya mesela- eşliğinde her şey güzele dönecekmiş gibi.
adamın yüzünde ışıklı bir gülümseme belirir. o gülümsemeyle:
- geçti, der. geçti..
aynı ışıklı gülümseme kadının yüzüne de gelip yerleşir. bir de merak.
- ne oldu da geçti?
- aklıma birden sen geldin. seni düşündüm. varlığıma armağan olan varlığını, benden sana, senden bana akıp duran ve akarken azalmak yerine çoğalan o şeyi..
oda. bir kadın ve bir erkek. iki fincan çaydan yükselip odayı odayı dolduran hoş bir koku. -belki papatya-
sahne yavaş yavaş kararır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder