/canım benim, o iş bende. vakti gelince, -biraz da büyük konuşmamak için- "ben sana bakınca dünyanın en güzel kadınlarından birini görüyorum," derim zaten./
farkında olmamak derken, kendini beğenmemek, sakatlanmış bir özgüven ya da herhangi bir sebeple güzelliğini eksik bulmasını kastetmiyorum tabii ki. olayın o kısmıyla ilgilenmemiş olması, başkasının elinde olsa öldürücü bir silaha dönüşecek bir şeyi kınından çıkartmaması daha çok.
aynadaki eşinin gözlerindeki ışıltıyı görmemiş, siyah, kalın çerçeveli gözlüklerini çıkarıp biraz da gözlerini kısarak muhatabına bakmamış, ellerin benim olsun denmemiş, dudaklarının bitimindeki çukurdan bir tane daha var mı diye sorulmamış, güzelliği kulağına fısıldanmamış, güzel olduğuna ikna edilmemiş.
bu nedenle kendine ancak başkalarının kelimeleriyle iltifat edebilen: bir kadın denediğim pantolonun bana çok yakıştığını söyledi, kardeşim "inşallah büyüdüğümde ben de senin kadar güzel olurum," dedi, manken ölçülerinde bir kızmışım, kuaför saçlarımın rengini güzel, arasındaki bir kaç tel beyazı havalı buldu.
hayır, çirkin sevmiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder