16 Ekim 2021 Cumartesi

dakika ve skor

"Havada asılı duran beyazımsı çisenti kütlelerini görünür kılan ışığın altında bir köşebaşını çaprazlama geçerken, bir insan figürünün bana doğru yaklaşmakta olduğunu gördüm. Yavaş yavaş peydahlanmıştı karanlıkta. Çisentinin bulanıklaştırdığı görüntü gitgide seçilmeye başlamıştı. Genç bir adamdı. Aşina olduğum bir yağmurluk vardı üzerinde. Tıpkı benimkine benziyordu. Dümdüz bana doğru geliyordu; aramızda yarım metre kalınca, tam köşe başındaki lambanın altında durduk. Başımı kaldırıp yüzüne bakmaya çalıştım, önceden tahmin etmiştim çünkü kim olduğunu. Sonunda dayanamayıp kafamı kaldırdım, çehresine çakıldı bakışlarım. Kendi yüzünü gördüm. Bana o kadar benziyordu ki onun üzerine çakılmış bakışlarının zayıf parıltısıyla, eti ve kemiğiyle orada, onun karşısında duranın kendim olduğundan şüphelendim. Asla fazla kesişmemişti dolandığımız bölgeler. Onun, bana yasaklanmış, daha zengin, daha ulvi bir hayat sürüyor olabileceği yolundaki tedirginliğimin de yersiz olduğunu anladım. Onun bölgesi neresi olursa olsun, onun için ayrılmış olan -bilincinin aylak ve göz kırpan bir ışık gibi baştan sona katettiği- alan onu, ilk kavrayış ve yabancılaşma yaralarının bıraktığı vakitsiz yara izleriyle dolu, dehşete kapılmış bir çehreyle mayıs çisentisini yüceltebileceği bir noktaya erişmekten alıkoyacak ölçüde farklı değildi benimkinden."*


*: juan josé saer, yara izleri

Hiç yorum yok: