5 Ekim 2016 Çarşamba

son konuşma

son bir defa konuşmak isteriz.

evet, biz. hepimiz...

böylece olayların seyrini değiştireceğimizi, bir yanlış anlamayı düzelteceğimizi, işleri yoluna koyacağımızı sanırız. çünkü, olayların en başında biz istedik diye gelmiştir o. başını döndürmüş, elest bezminde verdiği sözü ona biz hatırlatmışızdır.

ne büyük bir yanılgı. kabul, ne güzel bir yanılgı. oysa her şey o istedi diye olmuştur. başını kaldırmayı istemiş, upuzun kirpiklerini savurarak bizden yana bakmayı tercih etmiştir. tıpkı başkasına değil ondan yana yürümeyi, başkasının değil onun ayaklarına kapanmayı tercih eden bizler gibi.

son bir defa konuşmak isteriz. kolundan tutup, "gitme" demeyi...

ama hiçbir işe yaramaz.

Hiç yorum yok: