23 Eylül 2016 Cuma

zeyl

daha bu sabah not düştüğüm yavaşlık'a zeyl...

"içimden şu zalim şüpheyi kaldır"*mak için eski defterleri karıştırdım, her şey defteri-iki'ye baktım, kitaplığın raflarını yordum. ama buldum.

ibadet de var sanat da...

"aslında bu dünyada kilise ayinleri ve kötü tiyatrodan daha uzun süren başka hiçbir şey yoktur. eğer yaşamın çok hızlı geçtiğini duyumsarsanız kiliseye ya da tiyatroya gidin. zaman durur ve siz saatiniz bozuldu sanırsınız."**

*

şaka yapıyorum elbette. o nerden bilsin bergman'ı?

dizilerden fırsat bulursa senede bir kaç film -o da ne denk gelirse- izler ya da izlemez. çoksatar kitapları saymazsak eğer milena'ya mektuplar'dan başka kitap okuduğunu görmedim. yok, kürk mantolu madonna sayılmaz. o da çoksatar.


*: ismet özel
**: ingmar bergman, büyülü fener

4 yorum:

pelinpembesi dedi ki...

Sonbahar geldi ya benim için Bergman mevsimi. Tekrar
tekrar seyrederim filmlerini nedense. öyle çok seviyorum ki..

verbumnonfacta dedi ki...

sonbahar tam mevsimidir bana kalırsa da.
pelin'ini de ortak edin bu defa. eşlik edebileceği yaşlar geldi sanki.

pelinpembesi dedi ki...

Ah yarama parmak bastınız, seyrettirmek istediğim tüm filmleri reddediyor artık. Asıl tam ergen tripleri:)
Ben de onun istediği , seçtiği bir filmi seyredeceğim dedim geçen gece. Adı neydi şu yeni vizyonda olan İntihar Timi diye bir film izledik. Benim için bir işkenceydi. Nasıl eski günlerimize döneceğiz bilmiyorum.

verbumnonfacta dedi ki...

öyle yaşlar ki, siz de dahil olmak üzere hiç kimse ona istemediği bir şeyi yaptıramaz. o yüzden geçmesini bekleyeceksiniz. ben o yaşları polisiye ve çizgi roman okuyarak geçmiştim mesela.

ama siz güzel filmler izlemeye, güzel kitaplar okumaya devam edin. çünkü annesine çiçek almak isteyen çocuk, bunu, babası ona öyle öğrettiği için değil, babasını annesine çiçek alırken gördüğü için ister.