duyguları ifade etmeye kısa mesajların, hatta sembollerin yetttiği, "sıfır ve bir"lere emanet edilmiş elektronik mektupların dahi yük olduğu şu iletişim-sizlik- çağında bile okuyana mektup yazma arzusu veren bir kitap var: adalet cimcoz'un şahane çevirisiyle türkçe'de de var olan "sevgili milena"-mektuplar...
kafka'nın milena'ya yolladığı yüz yirmi iki mektup ile iki kart ve milena'nın kendisi hakkında az da olsa fikir versin diye max brod'a yolladığı beş mektup olmak üzere iki bölümden oluşan kitap, aşkın bütün hâllerine tanıklık etmemizi sağlar. aşkın geçtiği güzergâhın, uğradığı durakların fotoğrafını çeker. okur da mektuplar eşliğinde aşkın kaçınılmaz son-ucuna, yani bitimine yürür.
okuyanlar bilir, bu mektupların belki de en anlatılası hikayesi kafka'nın imzalarında gizlidir:
"sizin franz k." diye başlar imzalar ve f., kafka, sizin f., senin f. diye devam eder. viyana'daki bir buluşmanın ardından -ki sonraki mektuplar prag'tan postalanacaktır- yazdığı ilk mektubunu "senin" diye imzalar kafka. daha sonra "franz" diye imzalar. sonlara doğru ise imza "sizin k."ya evrilir bir defa daha.
bir defasında "senin" diye imzaladıktan sonra yanına bir parantez açıp, "adımı da yitirdim! küçüle küçüle "senin" kaldı yalnız," notunu düşmekten kendisini alamaz.
şüphesiz en güzeli bu değildir. "en güzel" için biraz daha beklemesi gerekir okurun: "franz, hayır, f. değil. senin. o da değil. yeter: sessiz, derin orman sadece."
kafka'nın milena'ya yolladığı yüz yirmi iki mektup ile iki kart ve milena'nın kendisi hakkında az da olsa fikir versin diye max brod'a yolladığı beş mektup olmak üzere iki bölümden oluşan kitap, aşkın bütün hâllerine tanıklık etmemizi sağlar. aşkın geçtiği güzergâhın, uğradığı durakların fotoğrafını çeker. okur da mektuplar eşliğinde aşkın kaçınılmaz son-ucuna, yani bitimine yürür.
okuyanlar bilir, bu mektupların belki de en anlatılası hikayesi kafka'nın imzalarında gizlidir:
"sizin franz k." diye başlar imzalar ve f., kafka, sizin f., senin f. diye devam eder. viyana'daki bir buluşmanın ardından -ki sonraki mektuplar prag'tan postalanacaktır- yazdığı ilk mektubunu "senin" diye imzalar kafka. daha sonra "franz" diye imzalar. sonlara doğru ise imza "sizin k."ya evrilir bir defa daha.
bir defasında "senin" diye imzaladıktan sonra yanına bir parantez açıp, "adımı da yitirdim! küçüle küçüle "senin" kaldı yalnız," notunu düşmekten kendisini alamaz.
şüphesiz en güzeli bu değildir. "en güzel" için biraz daha beklemesi gerekir okurun: "franz, hayır, f. değil. senin. o da değil. yeter: sessiz, derin orman sadece."
8 yorum:
Nasıl bunaldım. Bütün gün gündemi takip, işe yoğunlaşmaya çalışırken yolumu kaybettim ve burada buldum kendimi... Bazen kaybolmak gerekiyor. Sahi ölü yada yaşayan, hangi müzisyene yazardınız?
gündemi takip etmek mi? bu kötülüğü neden yapıyorsunuz ki kendinize?
sanat bunun için güzel değil mi? blogların asli görevi bizleri gündemden uzak tutmak değil mi?
kaybolun diye dua edeceğim.
var elbette. hatta içlerinde aşk mektubu yazabileceklerim de var. ama sorunuza cevap olarak; neşet ertaş, aziz, chris isaak'den birini seçerdim.
yazsanıza birine; benim için :)
söz veremem.
bir posta kartı veya e-posta da olur; hatta kapıya bırakılan bir not... :)
o halde zamana bırakıyoruz.
bir de, gündemi bugün de boşverin. kaybolmaya çalışın.
bugün tamamen işte kaybolmuş durumdayım; cihaz kalibrasyonları ve GLP günün "hot topic"leri!
ve bekliyor olacağım...
ben işte değil, işe giderken ya da işten dönerken kaybolmanız için dua ediyorum.
Yorum Gönder