8 Eylül 2010 Çarşamba

behzat ç.

daha önce polisiye romanlardan yola çıkarak emrah serbes, son harfiyat ve behzat ç. üzerine bir iki şey söylemiştim.

ve okurken beni heyecanladıran, türkiyede polisiye romanın geleceğine dair umutlarımı yeşerten her temas iz bırakır ve son harfiyat'ın dizi olacağına dair ortalıkta dolaşan haberler üzerine de bir kaç tahmin ve 'dilek ve temenni'de bulunmuştum.

yazar emrah serbes, o günlerden sonra okuduğum bir konuşmada üçüncü ankara polisiyesinin müjdesini verirken, dizi fikrinin serdar akar'dan çıktığını, senaryoyu yakın arkadaşı ercan mehmet erdem'in yazdığını ama arada fikirlerini paylaşacağını söylüyordu.

sanırım o da benim gibi diziden çok film yanlısı.

behzat ç. yi ise erdal beşikçioğlu canlandıracak. en başta favori olarak nejat işler, plase olarak haluk bilginer'i işaret etmiş olsam da hal ve gidiş notumun düşme ihtimaline aldırmadan, reha erdem'in can yakan filmi hayat var'da sessiz sedasız oynadığı rolüyle zihnimize kazınan erdal beşikçioğlu'nun tam da behzat ç. olduğunu kabul etmeliyim.

erdal beşikçioğlu'nun kaybolmak ya da üçüncü şahıs olmak istediği halde ona başrol veren hayatı bir köşede sessiz sedasız durarak protesto eden behzat ç. rolüne ne kadar uygun olduğunu anlamak için dizinin tanıtım fragmanını bir defa izlemek yeter de artar.

tanıtım fragmanı beni sadece behzat ç. rolündeki erdal beşikçioğlu ile heyecanlandırmadı. aniden çalmaya başlayan ankara havası ile hikayenin, dolayısıyla kitabın sarcastic yanının kaybolmasına dair endişelerim de ortadan kalktı.

durum gösteriyor ki; sonbahar için "ailemizin seri katili" dexter'dan sonra seyredecek bir dizimiz daha oldu.

yine de soruyorum: hani reno-toroslar?


merkez üs: http://www.startv.com.tr/BehzatC/

Hiç yorum yok: