bir kaç gün önceydi. rehavet biraderimle fırsatını bulmuşken iki lafın belini kıralım dedik. fenerbahçe, fenerbahçe kadın voleybol, tenis sezonu, kadınlar, ilişkiler, filmler, kitaplar derken konu yayın dünyasına geldi.
telif mevzuuna da girip küçük prens ve stefan zweig bahsini de konuştuk. farkında mısınız bilmiyorum ama telif süresi dolar dolmaz onlarca yayınevi küçük prens bastı. her yer stefan zweig kitabı doldu.
hatta rehavet, almancadan türkçeye çeviri yapan bir arkadaşının, "alllah stefan zweig'tan razı olsun," dediğini anlattı. bu sayede cebi biraz olsun para görmüş.
muhabbetin bu kısmı, "üç gün sonra kürk mantolu madonna'nın telif süresi de doluyor, bakalım ne olacak?" sorusuyla bitmişti. daha doğrusu, "allah muhafaza!" nidalarıyla.
bu sabah, bana bir link yollamış. ve eklemiş: "hadi hayırlı olsun, ilk taşı puslu yayıncılık atmış./ adıyla müsemma."
telif mevzuuna da girip küçük prens ve stefan zweig bahsini de konuştuk. farkında mısınız bilmiyorum ama telif süresi dolar dolmaz onlarca yayınevi küçük prens bastı. her yer stefan zweig kitabı doldu.
hatta rehavet, almancadan türkçeye çeviri yapan bir arkadaşının, "alllah stefan zweig'tan razı olsun," dediğini anlattı. bu sayede cebi biraz olsun para görmüş.
muhabbetin bu kısmı, "üç gün sonra kürk mantolu madonna'nın telif süresi de doluyor, bakalım ne olacak?" sorusuyla bitmişti. daha doğrusu, "allah muhafaza!" nidalarıyla.
bu sabah, bana bir link yollamış. ve eklemiş: "hadi hayırlı olsun, ilk taşı puslu yayıncılık atmış./ adıyla müsemma."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder