farkında mısınız? ortalık -hatta insanlık- yaşını göstermediğini iddia eden/ söyleyen/ düşünen insanlarla dolu.
bir süreliğine iddia edileni/ söyleneni/ düşünüleni doğru kabul edelim ve bu kabul üzerine yürüyelim yolun geriye kalanını.
eğer kimse yaşını göstermiyorsa nasıl oluyor da, neyi ölçü alarak bu düşünceye ulaşıyoruz? çünkü, bu insanlar kırk yerine otuz, otuz yerine yirmi gösteriyorsa o zaman kırk yaşındayken ölçü almamız gereken görünüş otuz, otuzken de yirmi yaşın görünüşü demektir. o hâlde herkes kendi yaşını gösteriyor olmaz mı?
belki de herkes yaşını gösteriyor, sadece genetik şifrelerinin ya da hayatın hışmına uğrayan, kendine dikkat etmeyen bir kaç garip yaşça büyük gösteriyordur.
yok efendim, yaşını göstermeyenlerin ölçüsü yüz yıl önce savaştan çıkmış fakir ve gariban anadolu yiğitleri, iki yüz yıl öncesinin sanayileşmeyi devrim sanan işçi sınıfı, vaktinden önce büyümek zorunda kalmış ebeveynlerimizin kuşağı ise yaşını göstermeyenlerle aramızdaki mesafe en az bir kaç ton vardır.
istesem de anlatamam.
bu konuya çok takılmış gördüm sizi :)) bırakınız nasıl istiyorlarsa öyle yapsınlar desinler ki zaten öyle..
YanıtlaSilhissetiğin yaş diye bir mesele var bir de ama sanırım hissiyat pek yok gördüğünü beğenme zamanları bunlar..
oysa bir de "yaşamak" vardı ya o da ayrı mevzu..
biliyorsunuz ben emekli askerim. aynı zamanda oturduğum apartmanın ve yılın üç ayını geçirdiğim yazlıkçılar sitesinin yöneticisiyim. belki de bu yüzden, çevremde ne varsa eleştirmek, kim varsa darlamak benim birinci görevim. kız evlenip gitti. oğlan başka bir ülkede. ayda bir arayıp sorsalar onlar da bana da yetiyor. bir sürü boş zamanım olduğu için böyle şeylere ayar olmakla vakit geçiriyorum.
YanıtlaSilşaka bir yana. bir tane yaşını gösteren insan olmaz mı? üstelik hepsi de genç gösteriyor. olur da bir tane yaşını gösteren birine rastlarsam alnından öpeceğim.